fbpx
admin April 24, 2024

South Oaks Kumar Tarama Testi Türkçe formu güvenirlik ve geçerlik çalışması TRDizin

Ancakbu hallerde dahi, tebliğ konusu işlem, muhatabın tasarruf alanına mümkünolduğunca sokulmaya çalışılmakta, muhatabın işlemi öğrenmesi için çaba sarfedilmektedir. Ayrıca, bu hallerde, yani tebligatın muhatabın kendisine değil debir başkasına yahut başka yere yapılmasında bir zorunluluk bulunmaktadır. Ayrıca7201 sayılı Tebligat Kanunun 7/A maddesinde elektronik tebligat dadüzenlenmiştir. Getirilen kural tebligatın elektronik yolla yapılmasınıdüzenlememekte aksine herhangi bir elektronik posta adresine iletigönderilmesinin tebligat sayılacağını düzenlemektedir. Kanunda elektroniktebligat olanağı düzenlenmiş ve buna ilişkin belli güvenceler sağlanmışken,elektronik tebligat yerine herhangi bir e-posta adresine bildirim göndermenintebligat yerine geçeceğinin düzenlenmesi açık bir şekilde muhatapların davahakkını ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır. Gönderilen e-postanın ilgili kişininkutusuna düşüp düşmediğinin, ilgili kişiler tarafından açılıp açılmadığınıntespiti yapılmaksızın işlemin tebliğ edildiğinin kabulü, kişilerin işleme karşıdava açmalarının önlenmesinin amaçlandığını göstermektedir. A) Üyeler dernek düzenine uymak ve derneğe sadakat göstermekle yükümlüdürler. Her üye, Derneğin amacına uygun davranmak, özellikle amacın gerçekleşmesini güçleştirici veya engelleyici davranışlardan kaçınmakla yükümlüdür. Karar muhatabına elektronik posta ve taahhütlü mektupla bildirilir. Bu derste çocuk hukuku ile ilgili temel kavramlar ve çocuk haklarının tarihsel gelişimi, Anayasa’da ve uluslararası anlaşmalarda çocuk hakları, çocuklara ayrımcılık yapma yasağı, çocuğun üstün yararı ilkesi, kamu hukuku ve özel hukukta çocuğun korunması konuları incelenmektedir.

Gelişen, büyüyen, çeşitlenen ve çoğalan toplumsalgereksinimleri yerinde, zamanında ve etkin bir biçimde karşılayabilmek içinidareye değişik alanlarda yaptırım uygulama yetkileri tanınmasınınsonuçlarından biri olan idari para cezaları, kabahat sayılan eyleminişlenmesini önlemeye yönelik hem caydırıcılık fonksiyonu görmekte hem dekamusal zararın giderilmesini sağlamaktadır. Bu çerçevede yer sağlayıcılarayükümlülüklerini yerine getirmedikleri takdirde yüz bin Türk lirasından birmilyon Türk lirasına kadar idari para cezası uygulanmasına imkân tanınmaması suretiyleöngörülen caydırıcılığın, yükümlülüklerin yerine getirilmesini sağlama amacınaulaşma bakımından elverişli ve gerekli olmadığı söylenemez. Maddesinde hak arama özgürlüğükapsamında yer alan mahkemeye erişim hakkı için herhangi bir sınırlama nedeniöngörülmemiş olmakla birlikte Anayasa’nın başka maddelerinde yer alan hak veözgürlükler ile devlete yüklenen ödevler özel sınırlama sebebi gösterilmemişhak ve özgürlüklere sınır teşkil edebilir. Özellikle böyle bir Kanun hükmü sosyal ağ sağlayıcıları üzerindebir baskı kurarak içerik değerlendirmelerini etkileyebilecek ve sansüruygulamalarına sebebiyet verebilecektir. Bu halde ise Anayasa’nın 22.maddesinde yer alan “Haberleşme hürriyeti”nin, 26. Maddesinde teminat altınaalınan ve demokratik toplumların en temel değerlerinden biri olan “İfadehürriyeti”nin ve yine Anayasa’nın 28. Maddesinde düzenlenen “Basın hürriyeti”ninve Anayasa’nın “Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması” kenar başlıklı 13. Maddesininaçık bir biçimde ihlâli anlamına gelmekte ve dolayısı ile, mezkûr hak vehürriyetleri teminat altına alan Anayasamızın “hukuk devleti” ilkesinibenimseyen 2. Böyle bir yükümlülük getirilmesinin nedeni yasada açıklanmamışolmakla birlikte kamu otoritelerinin gerektiğinde bu verilere el koymasınaimkân vermek olduğu anlaşılmaktadır. Ancak bu başta kişilerin kimliğinigizleyerek, yani anonim bir şekilde görüşlerini ifade etme özgürlüğünü tehditetmektedir.

Sürenin dolmasını müteakip faaliyetten men edilen lokalin tekrar açılmasında da açılış tarihi ve saati yazılarak, açma ve teslim tutanağı, dernek yönetim kurulu başkanı veya görevlendirilecek yönetim kurulu üyesi ile lokal müdürü tarafından imzalanır. Lokal müdürü yönetim kurulu kararıyla ücretli veya fahri olarak görevlendirilir. Lokalin işletmesi, dernek tarafından görevlendirilen bir lokal müdürünün sorumluluğunda müstecire de yaptırılabilir. Lokal açma ve işletme belgesi düzenlendikten sonra onbeş gün içinde sivil toplumla ilişkiler birimlerince; kolluk amirliği, belediye, alkollü içki kullanılmasına izin verilenler için tekel idaresi, çevre müdürlükleri ile derneğin bağlı bulunduğu vergi dairesine lokalin açıldığı bildirilir\. Kazançlarını anında çek, hızlı ve kolay işlemlerin keyfini sür. paribahis\. Kolluk kuvvetleri bu bilgilere istinaden izinsiz açılan lokalleri men eder. İl merkezlerinde açılacak lokallerin iş ve işlemleri il müdürlüklerince, diğer ilçelerde açılacak lokallerin iş ve işlemleri ilçe sivil toplumla ilişkiler birimlerince yürütülür. Büyükşehir belediyesi sınırları içinde kalan ilçelerde ise bu görevler, kaymakamlık yazı işleri müdürlüklerince yerine getirilir. Lokal olarak açılacak yerin ve bulunduğu binanın fenni ve yangın güvenliği ile toplum sağlığı ve çevre bakımından belediyece, genel güvenlik ve asayişin korunması yönünden kolluk kuvvetlerince incelenmesi istenir.

  • Aşağıda disiplin cezası verilmesindeki usuller izaha çalışılacaktır.
  • Hiç kimse, işlendiği zaman ulusal ve uluslararası hukuka göre bir suç sayılmayan bir fiil veya ihmalden dolayı mahkûm edilemez.

İlçe sivil toplumla ilişkiler birimi, kuruluş bildirimi ve dernek tüzüğünü yedi gün içinde il müdürlüğüne gönderir. Bu çerçevede dava konusu kural kanunilik şartınıkarşıladığı gibi kuralın demokratik toplum düzeni bakımından gerekli olmadığıda söylenemez. Belirtilengerekçelerle dava konusu kuralların Anayasa’nın 2., 9., 36. Maddelerineaykırı olduğu sonucuna ulaştığımdan çoğunluk kararına katılmıyorum. İdari işlemlerdetebligat tarihi işlemden etkilenen kişilerin yapılan işleme karşı itiraz etmeve dava açma haklarını kullanabilmeleri için hayati derecede önemlidir. Buhâliyle kural, dava açma süresini üçüncü fıkradaki usullerden biri olan “elektronikposta” yoluyla yapılan bildirimin muhatabın adresine yapıldığı tarihiizleyen beşinci günden itibaren başlatmakta, dolayısıyla bireylerin hak aramahürriyetine yönelik bir sınırlama getirmektedir. Dava konusu kurallar, internet ortamında yapılanyayınların içeriğinin yayından çıkarılabilmesine ve/veya bu yayınlara erişiminengellenmesine imkân tanımak suretiyle ifade özgürlüğünü ve bu yayının internethaberciliği kapsamındaki bir yayın da olabileceği gözetildiğinde basınözgürlüğünü sınırlamaktadır. Maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen sınırlama sebeplerine uygun olaraköngörüldüğü, dolayısıyla anayasal olarak meşru bir amaca dayandığıanlaşılmaktadır. Öte yandan mahkemeyeerişim hakkına getirilen sınırlamanın Anayasa’nın 13. Maddesi gereğinceAnayasa’nın sözüne de uygun olması gerekir.

Önemli olaylar listesi Üst Kurulca aynı usulle güncellenebilir. (6) Reklam ve tele-alışveriş yayınları, programların arasına veya programın bütünlüğü, değeri ve hak sahiplerinin hakları zedelenmeyecek biçimde bir program içine yerleştirilebilir. Bağımsız bölümlerden oluşan programlarda veya devre araları içeren spor programları ve benzer yapıdaki olay ve gösteri programlarında, reklam ve tele-alışveriş yayınları bölüm veya devre aralarına yerleştirilir. (4) İkinci fıkrada belirtilen süreden bağımsız olarak, sesli ve görüntülü bir uyarı ile açıkça belirtilerek, kesintisiz en az onbeş dakika süreyle tele-alışveriş yayını yapılabilir. Bu yayının süresi bir gün içinde toplam bir saati aşamaz.

Disiplin cezası verilmediği halde bu yazıların özlük dosyasında muhafaza edilmesi gerekli midir? Maddesinde; muvazzaf subayların her birine, subaylığa nasıpta ikişer adet özlük dosyası açılacağı, 96. Maddesinde; kıt’a özlük dosyasının birinci sicil üstünde, diğer özlük dosyasının asteğmen-albay rütbesindeki subaylar için bağlı oldukları Kuvvet Komutanlıklarının Personel Başkanlığında bulunacağı, sicil belgelerinin fotokopi veya suretlerinin özlük dosyalarının “sekizinci Bölüm”ünde muhafaza edileceği düzenlenmiştir. Maddesinde; sözleşmede tanınmış hak ve özgürlükleri engellenen kişinin, engelleme resmi görevli kimselerce görevlerinin yerine getirilmesi sırasında yapılmış olsa dahi, ulusal bir makama fiilen başvuru hakkına sahip olduğu düzenlenmiştir. “Dava dosyasındaki bilgi ve belgeler taraf ve vekillerine açıktır. Burada Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin öngördüğü “alenilik” şartının da bir ihlali vardır. Zira Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanununda aleniliği ihlal eden başkaca bir hüküm yoksa da, 52. Maddenin son fıkrası aleniliğe aykırı görülebilir. Çünkü mahkemenin kararına dayanak teşkil eden belgeler gizli kalmıştır. Maddesinin son fıkrası Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. Fıkrasında öngörülen “hakkaniyete uygun yargılanma hakkına” aykırıdır. Zira, Sözleşmeye göre, “her şahıs… davasının… hakkaniyete uygun ve aleni surette dinlenmesini istemek hakkını haizdir”.

Bağımsızlıkları bu derece şüpheli olan bir mahkemenin tarafsızlığından söz edilemez[664]. AİHM Bağımsızlıkla ilgili tespitlerin disiplin mahkemesinin objektif tarafsızlığını zedelediğini, bu yapısıyla kişilere güven verecek bir izlenim bırakmadığını  belirterek disiplin mahkemelerinin bağımsız ve tarafsız bir mahkeme olmadığına karar vermiştir. Madde, Sözleşme’ye aykırılığı iddia edilen bir tasarruftan kendisinin zarar gördüğünü düşünen bir kişinin, hem iddiaları hakkında karar verilmesini ve hem de mümkünse bir karşılık ödenmesini sağlamak için ulusal bir makam önünde hukuki bir yola başvurma hakkını gerektirmektedir. Madde, Sözleşme’deki hak ve özgürlüklerinin ihlal edildiğini iddia eden herkesin, “ulusal bir makam önünde etkili bir hukuki yola başvurma hakkı”nı güvence altına alacak biçimde yorumlanmalıdır. AİHM, idari işlem ve eylemlerden kaynaklanan bazı davaları medeni hak ve yükümlülükler kapsamında görerek 6. Göz hapsi cezalarının infazında ise mesai saatlerinde genel hizmet yapılmakta sadece mesai sonrası kışlada kalma zorunluluğu bulunmaktadır. Göz hapsi cezasının 28 gün kesintisiz şekilde infaz edilmesi kişi özgürlüğünün sınırlandırılması anlamına gelebilirse de insanlık dışı ve onur kırıcı bir ceza olarak kabul edilmesi kanaatimizce mümkün değildir.

Eğer disiplin amirince bir disiplin kabahati nedeniyle göz hapsi yada oda hapsi cezası verilirse yasada belirtildiği üzere cezanın ilgiliye tebliğinden itibaren bir sene geçtikten sonra bu ceza zaman aşımına uğrayacak ve infaz edilemeyecektir. Ancak disiplin tecavüzü nedeniyle verilen göz hapsi ve oda hapsi cezaları ile diğer disiplin cezalarında zamanaşımı süresi ne olacaktır? Hal böyleyken ister disiplin kabahati ister disiplin tecavüzü, ister göz yada oda hapsi ister diğer disiplin cezaları (örneğin aylık kesilmesi) olsun cezanın tebliğden itibaren bir yıl içerisinde infaz edilmemesi durumunda kıyasen zamanaşımına uğradığını kabul etmek gerekmektedir. 1965 yılında çıkarılan 657 SK’nun ilk şeklinde hangi disiplin suçunun hangi disiplin cezasını gerektirdiği ayrı ayrı düzenlenmemiştir. Disiplin kabahatinde verilebilecek cezalar kısa hapis (oda veya göz hapsi) cezalarıdır. Askeri mahkemece, disiplin kabahatinden dolayı dört haftaya kadar göz veya oda hapsi cezası verilebilir (AsCK m.19).

Hapis odalarının kapısında bir nöbetçi bulundurulur. Oda hapsi cezalarında maaş ve diğer ödeneklerden kesinti yapılmaz. 657 SK, Devlet memurlarının, Devlete bağlılıkları için Atatürk ilke ve İnkılâplarına bağlı kalmalarını vazgeçilmez bir şart olarak görmektedir. Atatürk İlke ve İnkılâplarına bağlılık aynı zamanda Anayasal bir gerekliliktir. 5816 SK[228] kapsamındaki suçları işleyen memurlar, bu Kanundaki cezalara muhatap olmalarının yanı sıra, Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile de cezalandırılırlar. İster ast olsun, ister üst olsun tüm memurlar idarenin bütünlüğünü koruyacak düzeyde uyumlu çalışmak zorundadır. Bu bendin düzenlenmesindeki esas amaç idarenin bütünlüğünü korumaktır. İda­re, kendi bütünlüğünü büyük ölçüde hiyerarşi ile korur. Ast veya üstün birbirlerine yönelik fiili tecavüzü büyük oranda hiyerarşik düzene zarar verir.

Silahlı kuvvetlerin iç düzeni bakımından bu hükme kanunla istisnalar getirilebilir.” Bu maddenin gerekçesinde ise, “fıkra kişi hürriyetinin ağır tehdidini teşkil eden hapis cezalarının yalnız mahkemelerce hükmedileceği; yani bunun bir “idari müeyyide” olarak (mesela disiplin cezası) idare tarafından uygulanmayacağı esasını getirmektedir. Farklı bir disiplin rejimini bilen silahlı kuvvetler bu yasağın dışında bırakılmıştır” denmektedir. Buradaki “idari müeyyide” deyiminin parantez içindeki ifade dikkate alınarak sadece AsCK’nun 165. Maddesindeki disiplin cezalarını kasteddiğini söylemek zordur[576]. Disiplin cezalarına karşı yapılan idari başvuru, diğer idari başvurulardan farklı düzenlenmiştir. Bu yönüyle ceza muhakeme hukukundaki kanun yollarına benzemektedir. Ceza muhakeme hukukunda, mahkeme kararlarının kanun yolu denetimi, kural olarak ilk kararı veren makamın dışındaki makamlar tarafından yapılmaktadır. Hatta ilk karara katılan bir mahkeme üyesi, kanun yoluna başvurulma tarihinden önce üst yargı yerine atanmışsa, kanun yolu başvurusuna bakamaz[424]. Bütün bunlar, kişinin hak ve özgürlüğünü korumaya yönelik usul önlemleridir.